İlk defa çocuk sahibi olmak harika bir duygu ama başta bebeğinizin ilk hastalığı olmak üzere korkutucu anları da beraberinde getiriyor.
Her küçük öksürük veya kızarıklıkta hemen alarma geçmek kolaydır. Peki, ciddi durumları ebeveyn kuruntularınızdan ve bir sonraki doktor kontrolüne kadar bekleyebilecek durumlardan nasıl ayırabilirsiniz?
Bebeklerde asla ihmal etmemeniz gereken altı ciddi belirtiyi aşağıda bulabilirsiniz.
1. Dudak morarması: Bebeğinizin dudakları morarıyorsa veya ağzında veya dilinde morarma varsa, bu bebeğin yeterli oksijen alamadığının göstergesidir. Bu sağlık durumu siyanoz olarak bilinir.
Ne yapmalısınız?: Bebeğinizde morarma görüyorsanız, 112’yi arayın ve acil e gidin.
2. Nefes darlığı: Her bebekte zaman zaman hırıltı veya inilti görülür. Ancak, bebeğinizin nefesi devamlı olarak derin ve hızlıysa ve göğüs kaslarını gerektiğinden daha fazla kullandığını ve burun deliklerinin iki yana açıldığını gözlemliyorsanız, bebeğiniz nefes darlığı çekiyor olabilir.
Ne yapmalısınız?: Hemen çocuk doktorunuzu arayın. Bu durumu mesai saatleri dışında gözlemliyorsanız, acil servise gidin.
3. 38°C’den Yüksek Ateş (Yenidoğanlarda): Bebeğiniz üç aylıktan küçükse ve makattan alınan ateş 38°C’den yüksekse, çocuk doktorunuzu aramalısınız. Yenidoğanlarda ateş birçok farklı sebeple ortaya çıkabilir. Bebeğinizde hafif bir soğuk algınlığı da olabilir, menenjite yakalanmış da. Bu nedenle, yenidoğanlarda yüksek ateşi çok ciddiye alıyoruz.
Ne yapmalısınız?: Yenidoğanlarda ateşi her zaman makattan ölçün, çünkü diğer konumlarda aynı doğruluğu yakalayamazsınız. Yeni doğan bebeğinizde yüksek ateş varsa, doktorunuzu arayın.
Yenidoğan, ateşin nedenini bulmak amacıyla omurilikten su alma dâhil olmak üzere bir dizi tetkik için hastaneye yatırılabilir ve antibiyotik tedavisine ihtiyaç duyulabilir. Bağışıklık sistemleri daha gelişmiş olan daha büyük çocuklarda ateş her zaman ciddi olmayabilir.
4. İlerleyen sarılık: Yenidoğanınızda doğum sonrasında sürekli ilerleyen bir sarılaşma varsa, bebeğiniz ilerleyen sarılık geçiriyor olabilir. Sarılık her zaman tehlikeli değildir. Bazı durumlarda normaldir ve kendi kendine iyileşir ama iyileşmek yerine ilerleme görülüyorsa, değerlendirilmesi gerekebilir”. Bilirubin karaciğer tarafından üretilir. “Bebeğin karaciğeri bir fırın gibidir: Çalışması zaman alır ama çalışmaya başladığında, sorunsuz işler,” “Bebek doğduğunda, karaciğeri gerektiği gibi çalışmıyorsa, bilirubin vücutta birikebilir ve derinin sarılaşmasına yol açabilir”. Bilirubin düzeyleri çok yükselirse, beyni etkileyerek nöbetlere ve kalıcı hasara yol açabilir.
Ne yapmalısınız?: Bebeğinizi daha sık besleyiniz. Böylece, bebek fazla bilirubini dışkısından atabilir. Sonraki adım ise, bebeğinizi morötesi (UV) ışık altında (fototerapi) tutarak, bilirubinin parçalanmasını arttırmaktır. Bilirubin düzeyi yükselirse, kan nakli gerekebilir. Evde bakım, bazende ışık tedavisi (fototerapi) genellikle bilirubin düzeyini, bebeğinizin vücudunun fazlalığı kendi başına atmasını sağlayacak kadar düşürmek için yeterlidir.”
5. Sıvı kaybı: Bebeğinizin bezleri hep kuruysa, sıvı kaybından endişelenmek gerekir.Bebek altı günlük olana kadar, günde artı bir ıslak bez, sonraki günlerde ise günde altı ıslak bez görmek isteriz.
Buna göre, iki günlük bir bebekte iki bez, üç günlük bebekte üç bez ıslak olmalı ve ilerleyen günlerde de bu şekilde artış gözlemlenmelidir. Şiddetli sıvı kaybının diğer belirtileri ağız kuruluğu, gözlerde içe göçme ve uyuşukluktur.
Ne yapmalısınız?: Mümkün olan en kısa sürede doktorunuzu arayıp tavsiyesini almanızı öneririz. Doktorunuz, bebeğinizi sık emzirme veya mama vermenizi tavsiye edebilir. Bu tür durumlarda, bebeğe su vermek genellikle iyi gelmez, çünkü su sodyum değerlerinin düşmesine ve bebeğin nöbet geçirmesine yol açabilir.
6. Açık sarı safra kusma: Çocuklar kusar. Hem de çok. Çok öksürmekten, çok ağlamaktan, çok yemekten ve her yerden kapabileceği mide virüslerinden kusar. Ancak, bebeğiniz yeşilimsi safra kusuyorsa, durum ciddidir. Koyu renk kahve telvesine benzer kusmuk da ciddi olabilir. Yeşil safra, bağırsak tıkanıklığının işareti olabilir ve hemen dikkate alınması gerekir. Kahve telvesine benzeyen kusmuk ise iç kanamaya işaret edebilir. Kafa yaralanması sonrasında kusma da dikkate alınmalıdır, çünkü beyin sarsıntısının ya da kafatası içinde kanamanın işareti olabilir. Kusma olsun veya olmasın, kafa yaralanmaları her zaman bir doktor kontrolünden geçirilmelidir.
Ne yapmalısınız?: Yeşilimsi safra ya da kan rengi kusma, hemen bir çocuk doktoru tarafından değerlendirilmelidir. Kusma olsun veya olmasın, kafa yaralanmaları her zaman bir doktor kontrolünden geçirilmelidir. Hemen doktorunuzu aramanızı ve onun tavsiyelerine uymanızı öneriyoruz. Sonrasında pişman olmaktansa, tedbiri erken almak her zaman iyidir. Herhangi bir şüpheniz varsa, içinizdeki sesi dinleyin ve çocuk doktorunuzu arayın.